Ancak birçok kişi bu sigortanın tam olarak neyi kapsadığını ya da hangi durumlarda yeterli kalmayacağını bilmeden poliçe yaptırır. Halbuki, zorunlu trafik sigortası yalnızca karşı tarafa verilen zararları kapsar. Yani sigortalı kendi aracına veya kendine gelen zararları bu sigortayla karşılayamaz.
Zorunlu trafik sigortası bir kazada karşı tarafın malına ya da bedenine verilen zararı belirli limitler dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Bu limitler ise her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından güncellenir. Örneğin bir maddi hasar durumunda sigortanın karşılayacağı azami tutar bellidir. Bu sınır aşıldığında aradaki fark araç sahibinden tahsil edilir. İşte bu nedenle birçok kişi, bu sınırların farkında olmadan kendini tam güvende sanabilir.
Bir kazada hem maddi hem de bedeni zararlar oluştuğunda, sigorta şirketi belirlenen teminat tutarları çerçevesinde ödeme yapar. Ancak bu ödeme her zaman tüm zararı karşılamayabilir. Araç değeri yüksek olan bireyler veya trafik yoğunluğu fazla olan şehirlerde yaşayanlar için bu durum önemli bir risk oluşturur. Bu yüzden bazı kişiler ek teminatlar ya da tamamlayıcı sigortalarla bu açığı kapatmayı tercih eder.
Zorunlu Trafik Sigortası Kapsamına Girmeyen Detaylar
Her ne kadar ismi “zorunlu” olsa da bu sigorta türü tüm hasarları ya da her durumu kapsamaz. Örneğin sigortalının kendi aracında oluşan zararlar zorunlu trafik sigortası kapsamında değerlendirilmez. Aynı şekilde kazaya karışan aracın sürücüsünün bedeninde meydana gelen yaralanmalar da bu sigortanın dışında kalabilir.
Bunun yanında kasıtlı zararlar, yarışlarda meydana gelen kazalar veya alkol ya da uyuşturucu etkisinde araç kullanımı sonucu oluşan hasarlar da bu sigortanın teminat dışı bıraktığı durumlardır. Ayrıca bazı küçük ölçekli maddi zararlar, teminat limitlerinin altında kalabilir ve bu da sürücünün cebinden ödeme yapmasını gerektirir.
Bu nedenle sigorta yaptırmadan önce kapsamın dikkatle incelenmesi ve hangi teminatların poliçeye dahil olup olmadığının bilinmesi gerekir. Aksi halde küçük bir ihmal ciddi maliyetlere dönüşebilir.
Zorunlu Trafik Sigortası Yapılmadığında Yaşanması Muhtemel Durumlar
Sigortasız araç kullanmak hem yasal hem de maddi açıdan büyük riskler taşır. Öncelikle bu durum idari para cezasına neden olur. Araç tespit edildiğinde bağlanabilir ve trafikten men edilebilir. Daha da önemlisi, bir kazaya karışıldığında karşı tarafa verilen tüm zarar sürücünün kendi cebinden karşılanmak zorundadır.
Bu durum özellikle bedeni zararların olduğu kazalarda büyük rakamlara ulaşabilir. Hastane giderleri, tedavi masrafları ve kalıcı hasarlarda doğacak tazminatlar, sigorta teminatı olmadan büyük bir mali yüke dönüşür. İşte bu yüzden birçok kişi sigorta süresi dolduğu anda yeni poliçeyi devreye almak için harekete geçer.
Peki, trafik sigortası nereden alınır sorusunun cevabı nedir? Bu sigorta poliçesi, çeşitli sigorta acenteleri, bankalar ya da dijital platformlar aracılığıyla alınabilir. Kişi, ihtiyacına ve bütçesine uygun teklifi seçerek poliçesini oluşturabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, fiyat kadar poliçenin sunduğu teminatlardır. Çünkü en düşük fiyatlı poliçe her zaman en iyi korumayı sağlamayabilir.
Günümüzde birçok kişi, trafik sigortası en uygun teklif arayışıyla yola çıkar. Fakat uygun fiyat ile geniş teminat arasında doğru bir denge kurmak gerekir. Sigorta şirketlerinin sunduğu fiyatlar birbirinden oldukça farklı olabilir. Bu nedenle sadece prim tutarına değil, aynı zamanda sunulan hizmetlerin kalitesine de bakmak gerekir.
Zorunlu trafik sigortası her sürücünün sahip olması gereken temel bir güvencedir. Bu sigorta yalnızca yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda olası kazalarda maddi sorumluluğu paylaşmak açısından önemli bir araçtır. Doğru poliçeyi seçmek ve poliçenin kapsamını bilmek olası zararların büyümesini engeller. Sigorta tercihinde bulunurken detayları göz önünde bulundurmak hem huzurlu bir sürüş hem de güçlü bir finansal koruma sağlar.
