Uşak Tanıtım ve Kültür Gönüllüleri Derneği Başkanı Mehmet Keyvanoğlu, Delibaş'taki Müslüme Kızın hikayesini anlattı. Hikayeye göre; öksüz ve yetim olan Müslüme Kız, Gök Göl'de bir peri kızı görür. Hikaye olarak anlatılan bu olayda, Müslüme Kız'ın saçlarını peri kızı tarar.
Belki de Müslüme Kız, o dönemde anne hasretinden dolayı da böyle bir düş görmüş ve bunu yaşı henüz 13 ila 16 arasında olduğu için gerçek sanmış da olabilir. Mehmet Keyvanoğlu, bu durumu şöyle nakletmektedir;
"Anne şefkati ile okşanmayan ve taranmayan saçların sahibi öksüz kız için saçların taranması çok büyük bir özlem ve istektir."
Hikayenin en hazin yönü ise, Müslüme Kız'ın peri kızına ulaşmak için girdiği gölde boğulup küçük yaşta yaşamını yitirmesidir. İşte Mehmet Keyvanoğlu'nun kaleminden Müslüme Kız'ın hikayesi:

Müslüme, nihayet bir gün dayanamaz ve Gök gölün başına gelir. Elinde kirmanı oturur taşın başına, yine Peri kızı ile pazarlık başlar ve Müslüme dayanamaz tarağı almak için suya girer. Kezban sabah bakar Müslüme kız koyunların başında yok. Kimseye bir şey söyleyemez korkar. Ballım bacı fark eder, Müslümeyi tüm köylü birkaç gurup halinde aramaya çıkarlar.3.gün Hamza çavuş ve gurubu Gök göl de yüzükoyun halde Müslüme kızı ölü halde bulurlar. Kirmanı ve hırkası kayanın dibindedir.
Ceset bozulmaya yüz tutmuştur. Köye kadar getirmenin zor olduğunu anlayan köylüler, tepe yamacına defnederler, sonraki yıllarda bir mezar taşı dikerler. Ancak mezar taşında doğum ve ölüm yılları yazsa da bunun yanlış olduğu kanaati vardır. H.1339(m.1923) doğ.1939 ölüm tarihli taşa göre Müslüme 16 yaşında olmalı. Oysa köylüler Müslümenin yaşının en fazla 13 civarı olduğunu söylüyorlar.
(*)Köyde emmi ve dayı eşlerine Gelin aba veya Gelin bacı diye hitap edilir. Bu gelenek yakın zamanlara kadar böyledir.
Anlatan: Zülfü Sayılı-1941 doğ. Hikâye: Mehmet Keyvanoğlu.





